TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Sakarya’da gazetecilerin sorularını yanıtladı. İngiltere’de yayın yapan Economist mecmuasının kapağıyla ilgili sorusunu cevaplayan TBMM Başkanı Şentop, şunları söyledi:
* “Bazı ülkelerde kenarda kalmış siyasetçilerin Türkiye ile ilgili açıklamaları var. ABD’de en son Trump’ın güvenlik danışmanı var, o da bir açıklama yaptı geçenlerde ve ‘Türkiye’de, Erdoğan’ı kesinlikle devirmemiz lazım. Bunun için gerekirse açıktan çalışalım’ dedi. O şahısla ilgili bir gazeteci yazı yazmış ve iki ihtimalin olduğunu söylemiş.
* Diyor ki, bu kişi Erdoğan’a çalışıyor yahut Trump’ın onunla ilgili bir lafı var Washington’un en aptal adamı budur diye söylediği laf var diyor. Türkiye ile ilgili daha evvel eski periyotlardan gelen kimi Avrupalı siyasetçilerin birtakım yaklaşımları var.
* Bunlar kendilerini öğretmen gibi görüp sanki karşılarında bir öğrenci var üzere parmak sallayarak konuşmaya alışmışlardı ve bu alışkanlıkları biz bozduk. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere 20 yıldır onların bu alışkanlıklarını bozduk. Onlara gereken her türlü karşılığı anlayacakları ton ve yükte verdik, artık o denli bir Türkiye yok.
* Amerika’dan, İngiltere’den o köşe yazısı, mecmuanın manşetiyle etkilenmeye çalışılan bir siyasi hayatı olan Türkiye yok artık. Bunu genel olarak Türkiye olarak söylüyorum, bu cins açıklamalar yalnızca Cumhurbaşkanımız ve oradaki yakın çalışma arkadaşlarıyla ilgili değil, Türkiye’de siyaset yapan herkesi rahatsız edecektir ancak en başta milletimizi rahatsız eder bu cins açıklamalar.
* Herkes kendi işine baksın, başlarındaki belalarla uğraşsınlar. Burada milletimiz karar verecek tek ve yegane mercidir. Onlara da haddini her ortamda biz bildiriyoruz. Onlar kendi çıkarlarına nazaran bir dünya, bölge ve Türkiye tasarlıyor. Türkiye, o çıkar ve planları bozduğu vakit bundan rahatsızlık duyuyor. Bizde ebediyen bu bölgeyle alakalı hariçten gazel okuyan, plan yapmaya çalışanların planlarını bozmaya ve onları rahatsız etmeye devam edeceğiz. Milletimiz sonuncu karar vericidir, kararı millet verir.”
“CUMHURBAŞKANI, EVVELKİ SİSTEMDEKİ CUMHURBAŞKANI İLE BİREBİR DEĞİLDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yine aday olması ile ilgili tartışma hakkındaki soruyu Şentop, şöyle yanıtladı:
* “Cumhurbaşkanımızın adaylığı konusu, anayasa değişikliği yaptığımız sırada, 2016’nın Aralık ayı ve 2017’nin ocak ayında da bizim farkında olduğumuz ve hukuksal durumunu yazdığımız bir mevzu. Anayasa değişikliğini yapan, birinci basamakta bir anayasa komitesi vardır. Bu komitenin sunduğu bir rapor vardır. Anayasa raporu.
* O raporu, ben Anayasa Kurulu Lideriydim o vakit, ben yazdım. Orada bir paragraf var. O paragrafı 2017 yılının ocak ayında koymuştuk. Orada diyor ki, bir hükümet sistemi değişikliği gerçekleşmiştir. Bu hükümet sistemindeki cumhurbaşkanı, evvelki hükümet sistemindeki cumhurbaşkanı ile tıpkı değildir. Sadece isim benzerliği var ortalarında.
* Birisi Başbakanın ve bakanlar konseyinin olduğu sistemde yetkisiz, yetkilerini lakin hükümetle ve başbakanla birlikte kullanan bir cumhurbaşkanı idi. Yeni sistemde ise cumhurbaşkanı, eski sisteme nazaran cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanlar konseyinin genel yetkilerini kapsayan, yürütmeyi temsil eden kişi. Hasebiyle isimlerin birebir olması hukuken kıymetli değil. O kavramın içeriği kıymetlidir.
* Hasebiyle, tıpkı olmadığı için, ‘Yeni sistemden evvelki devirde cumhurbaşkanlığı yapanların misyon müddetleri, yeni sistemde hesaba dahil edilmez’ diye bir paragraf koymuşuz kurul raporuna. O vakit bunun kimse farkında değildi. Daha sonra biz gösterdik. Yazılan metinleri okumuyorlar zira. Birisi, bu türlü bir fikri ortaya attı. Artık bakıyorum, konuşuyorlar. Ancak neyi eksik bildiklerini, neyi bilmediklerini ben fark ediyorum. ‘Türkiye Cumhurbaşkanı iki sefer seçilir’ diye bir karar var. Evvelden de vardı, artık de var. Bunlar iki maddeyi yanyana koyuyorlar, karşılaştırıyorlar.
* ‘Bu cümle aynı’ diyorlar. Cümlenin ikisinde de birebir olması kıymetli değil. O cümle korunmuş mu? Yoksa tekrar yazılıp, tekrar yürürlüğe konulmuş mu? Ona bakmak lazım. Değiştirirken şayet biz, ‘O cümlenin üçüncü fıkrası korunmuştur. Üçüncü fıkra dışındaki kararlar değişmiştir’ deseydik, o vakit bu argüman ileri sürülebilirdi. 2 kez adaylık sıkıntısı.
* Halbuki biz o cümleyi birebir halde yazmışız lakin, eski kanunda o cümleyle birlikte 101’inci maddeyi kaldırmışız Nisan 2018’de, Nisan 2018’de tekrar, iki kez seçilebilir diye koymuşuz. Bunun manası, Nisan 2018’den sonra Türkiye’deki bütün vatandaşlar, Tayyip Erdoğan da dahil olmak üzere herkes, 2 kez cumhurbaşkanı seçilebilir diye anayasa değişikliği ve referandumla tekrar o kararı getirmişiz. Münasebetiyle bu mevzuda bir tereddüt yok.” DHA